
Merhabalar güzel dostlar. Onca yazı içinde sanırım en çok zorlanarak yazdığım blog yazım bu olsa gerek. Bu yazımda size Bilim kadınımız, bilim insanımız Canan Dağdeviren'den bahsedeceğim... Kendisinin adını mutlaka duymuşsunuzdur, kendisini biraz tanıttıktan sonra İskenderun Teknik Üniversitesinde yaptığı "Üç Organda Sindirim" adlı konuşmasından hem başarıya giderken çizdiği yolları, hem de neler yaptığını, yapmak istediğini göreceğiz, zaten yukarda da kendisi ve İskenderun Teknik Üniversitesi Rektörü Türkay Dereli'yi görüyorsunuz. Sanırım biraz uzun bir blog yazısı olacak hatta şu ana kadar yazdıklarım içinde en uzununun bu olacağını düşünüyorum, sakın sıkılıp kapatmayın okumaya başladıkça zaten hikayenin içerisinde kendinize de yer bulacağınızdan eminim :) Gelin önce Canan hocamızı tanıyalım ve sonra yazımızın içeriğine geçelim..
Kendisi 32 yaşında bir fizik mühendisi, kalbe yapışan bir bant tasarlamış; kalp pillerini ortadan kaldırarak her hastalıkta insanlar için dünyayı daha yaşanabilir bir hale getirmeye çalışıyor. Bu yüzden tek bir alanda değil; tıp, biyoloji, fizik ve kimyayı harmanlayarak ortaya bir şeyler koymuş. Amerika'da kendisinden "Çılgın Türk Kızı" şeklinde bahsediliyor ve Harvard Üniversitesi'ne seçilen ilk Türk akademisyen olma gururunu yaşatıyor bize. (Hatta konuşmasında bundan bahsederken "Güzel ve yalnız ülkemi temsil etmekten gurur duyuyorum" diyor)
İlk ve orta öğretimini Kocaeli'de tamamlamış ve 2007 yılında da Ankara Hacettepe Üniversitesinden mezun olmuş. Kendisi öğretmenler günü sebebiyle İskenderun Teknik Üniversitesinin isteği üzerine Türkiye'ye gelmiş ve bu üniversitede bir konuşma gerçekleştirmişti. Gelin Kocaeli'nden Amerika'ya uzanan bu başarı hikayesine beraber göz atalım.. Kendisi konuşmasına başlarken şöyle söylüyor;
"Bilgi önemli, bilgiden para kazanmak daha önemli. Çünkü kazandıkça biliminiz ilerlemeye devam eder ve sizi öğrenmeye teşvik eden şey ise bu geri bildirimdir." devamını getirdiğinde de; hayatta paylaşırken artan iki şeyi ailesinde gördüğünü söylüyor. Bunlar sevgi ve bilgi oluyormuş. Fakat hayatı tecrübe ettikçe üçüncü bir olgu daha eklenmiş, bunun ise başarı olduğundan bahsediyor. Başarının bulaşıcı olduğunu söyleyerek paylaşıldıkça artacağını düşünüyor. Gittiği yoldan bahsederken de şöyle söylüyor;

Kendi ağzından eserleri;
- İlk olarak piezoelektrik devresiyle çalışan ve kalpten aldığı enerjiyi tekrar kalbe veren bir kalp bandı tasarladım. Kalp pillerini ortadan kaldırmayı hedefliyorum, dediğim gibi bu sadece bir bebek adımı ben bu bandın giyilebilir olmasını hedefliyorum.
- Çalıştığım ekiple birlikte saç telinden 100 kat daha ince bir malzeme tasarlayarak, içindeki elektrotlar sayesinde beynin en ücra köşelerini keşfedip, çalışmayan noktalarını devreye sokmayı amaçlıyorum.
- Mide için ise katlanabilir bir elektronik devre tasarlayarak yutulduğunda mide çeperine yapışan bir sistem tasarladık. Midedeki her durum için arayüzlerle geri bildirim alabileceğiniz bir sistem.. Böylece obeziteyi ortadan kaldırmayı hedefliyorum.
Bu 3 organda sindirim başlığı altında yaptıklarını anlatırken şu cümlesi benim çok dikkatimi çekti "Beyinde öğrendiğiniz bir şeyi sindirmeden, sevdiğiniz bir şeye veya bir kişiye duyduğunuz aşkı kalbinizde sindirmeden ve yediklerinizi midenizde tam olarak sindirmeden hiçbir şeyi yapmanız mümkün değil. Ama eğer bunları tam olarak yapıyorsanız bir şeyler yapmamanız da mümkün değil."
Bunca başarıdan sonra kendisine sen ne yapıyorsun denildiğinde ise şunu söylüyor.."Ben İstanbul yapıyorum. Tıpkı İstanbul gibi ben de kalın, kıvrımsız, ağır elektronik aletler ve kıvrımlı, esnek, yumuşak biyolojik sistemler arasında köprü görevi görüyorum" bu sözü de benim çok dikkatimi çekmişti :))

Blog yazımı sonuna kadar okuyan tüm arkadaşlarıma teşekkür ederim. Bloğuma abone olmak isterseniz, yukarıdaki Abone Ol kısmından abone olarak mail bildirimleri alabilirsiniz...
Yusuf Cihan
Ellerinize sağlık. Çok güzel bir yazı olmuş. Canan Hocayı örnek alan biri olarak keyifle okudum. Tekrar teşekkürler bir başarı hikayesini insanlar ile paylaştığınız için.
YanıtlaSilNe demek rica ederim asıl beğendiğiniz için ben teşekkür ederim
SilCanan Hoca çok önemli çok gurur duymamız gereken bir hocamız. Onun hakkındaki bu yazıyıda çok yeterli buldum. Hazırladığınız için teşekkürler
YanıtlaSilTeşekkür ederim Talha. Bloğuma olan sevgin beni çok mutlu ediyor aynı zamanda senin bloğun hepimizinkinden daha önde ve daha güzel.. Yorumun için sağol :))
Sil